Yorgunluk nedir?
Genel tanımlamanın sıkıntı olduğu yorgunluğu, yapılan bir iş sırasında yada yapılan işin akabinde öbür bir işe başlamak için gerekli olan gücün olmadığı hissi olarak tanımlanabilir. Bireyde tükenmişlik hissedilir.
Yorgunluk neden oluşur?
Nedenleri üç kategoride toplanabilir.Bunlar;
-Fizyolojik Yorgunluk
Sıhhat durumu olağan olan şahıslarda gerilim, dinlenmenin kâfi olmaması, gerekenden az olan uyku, diyet değişiklikleri yahut çok aktivite durumunda görülür. Yaşlı olan hastalarda bu tip yorgunluk daha sık görülür.
-Organik Yorgunluk
Yorgunluğun organik tipi birtakım hastalıklarla birlikte görülür. Çoklukla orta ve ileri yaş hastalarda en sık karşılaşılan durumdur.
-Psikojenik Yorgunluk
Sıklıkla depresyon ile görülen yorgunluk çeşitidir. Şiddetindeki değişiklik kişinin duygusu, kanısı ve yaşadığı gerilimin ortanına nazaran farklılıklara sebep olabilir. Fikir ve hissin her an sabit kalmadığı üzere bu yorgunluk çeşidi de sabitlik göstermeden azalmalara yahut artışmalar uğrayabilir.
Bu üç kategoriye dahil olan ve olmayan sebepler de sıralanabilir. Bunlar;
– Kâfi kalitede ve uzunlukta uyuyamamak (sık sık uykusu bölünen ve 6 saatten az uyuyanlarda),
– Kansızlık (demir eksikliğine bağlı kansızlık yaygındır),
– Yanlış beslenmek (tek istikametli beslenmek, protein, yağ, karbonhidrat istikrarını kuramamak),
– Depresyon (stresi hayatında ağır formda bulunan bireylerde, mesai saatleri uzun olan kişilerde),
– Tiroid bezinin az çalışması,
– Sigara kullanımı (kanın akciğerde yeteri kadar oksijen alamaması),
– Çay ve kahve tüketimindeki aşırılık (tansiyonu ve kas gerginliğini arttırır),
– Şeker hastalığı ve kalp hastalığı, böbrek hastalığı, yorgunluğun nedenleri olarak sayılabilir.
Yorgunluk bir hastalık mı, yoksa bir hastalık işareti midir?
Yorgunluğun bahsedildiği üzere bir çok sebebi belinmektedir. Bu sebeplerin bir birçok yorgunluğun genelde hastalıkların kıymetli bir belirtisi olduğunu göstermektedir. Örneğin; yorgunluktan fazlaca şikayeti olan kişiyde gerekli incelemelerin akabinde “Depresyon Hastalığı” teşhisi konulabilir. Hastalığın kıymetli belirtisi yorgunluğu ağır hissetmesi sayılır. Elbette yorgunluğu hissedene kadar bir yahut birden fazla sorun ile karşılaşılabilir. Az evvel verdiğimiz örnekten devam edecek olursak, çok gerilim, ağır mesai saatleri ya da bireyler ortası irtibat sorunları vakitle yorgunluk hissinin yaşanmasına ve bu his ile birlikte depresyonu ortaya koyacaktır. Bu özelliğe ek olarak elbette şunu da söyleyebiliriz; yorgunluk kronik bir hal alarak bir hastalık haline gelebilir.
Yorgunluk hangi durumlarda saf bir halin ötesine geçerek tehlike işareti olabilir?
Her insanın günlük yaptığı ve yapması gerektiği aktiviteler vardır. Her gün kişi birebir güçte birebir güçte olamayabilir lakin bu güç düşüşü neredeyse hergün oluyorsa ve günlük yapmanız gereken işlerinize mahzur oluyorsa tehlikeye işaret sayılabilir. Aile geçmişinde hastalıklar bulunan şahıslar risk kümesinde oldukları için tabip denetimi gerçekleştirmeyi ihmal etmemelidir.
Kronik Yorgunluk Sendromu nedir? Belirtileri nelerdir?
Akşamları erken yatılmasına karşın sabahları çok yorgun uyanmak, bulunan her fırsatta dinlenilmesine rağmen kâfi güce ulaşamamak, yaşanan depresif haller, dikkat sorunu yaşanması ve bunun iş ve toplumsal hayatı etkilemesi belirtilerinin en az 6 ay sürüyor olması Kronik Yorgunluk Sendromunun şahısta varlığını gösterir.
Kronik yorgunluk sendromu fizikî, zihinsel ve duygusal belirtilerle ortaya çıkan karmaşık bir tablo. Nedeni bilinmeyen yorgunluk, halsizlik ve bitkinlik belirtilerine; dikkat dağılması, algısal bozukluklar, konuşma zahmetleri, şuurda bulanıklık, unutkanlık, davranış değişimleri üzere sıkıntılar eşlik ediyor. Bunların yanı sıra kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, boğaz ağrısı ve bulantı da görülebiliyor.
Kronik Yorgunluk Sendromu daha çok kimlerde görülüyor?
Genç ve orta yaş hastalığı olarak görülen Kronik Yorgunluk Sendromu bayanlarda erkeklere göre 3-4 kat daha sık ortaya çıkıyor. Fakat bunun nedeni bilinmiyor.
Kronik Yorgunluk Sendromu’nun tedavisi nasıldır?
Kronik Yorgunluk Sendromu için bilhassa belirlenmiş bir test yoktur. Üstte sıraladığımız dört semptomun bir ortada görülmesi gerekir. Bilhassa en az 6 ay süren nedensiz yorgunluk teşhis koymada değerli rol oynar. Tanısı konulan hastalığın semptomik ve kombine tedavisi gerekir. Tedavinin gayesi semptomları azaltmaktır. Birçok Kronik Yorgunluk Sendromu hastasının tedavi ile düzelen depresyonu ve ruhsal bozuklukları vardır. Tedavi;
• Davranışsal terapi ve kimi hastalar için derecelenmiş idman
• Bilişsel-Davranışsal terapi
• Sağlıklı beslenme
• Uyku idare teknikleri
• Ağrıyı, rahatsızlığı ve ateşi düşürecek ilaç tedavisi
• Anksiyete ve Depresyon için gerektiği durumlarda Bilişsel Davranışçı terapiye ek ilaç tedavisi kombinasyonunu içerir.
Kronik Yorgunluk Sendromu yaşayan hastalar etkin bir toplumsal ömür için teşvik edilir. Rahatlama ve gerilim azaltma teknikleri kronik ağrı ve yorgunluğu azaltmaya yardımcı olabilir.
Kronik yorgunluğun giderilmesi için yapılması gerekenler nelerdir?
• Gerilim kaynaklarınızı tanıyın, bu kaynakları yönetin ve sizi yönetmesine fırsat vermeyin.
• Aktivite günlüğü oluşturun. Günlükler çok az yahut çok çalıştığınız vakitleri anlamanıza, bu sayede de istikrarlı ve gerçekçi maksatlar belirleyip uygulamanıza yardımcı olacaktır. Amaçları kolaydan başlayarak arttırın. Dinlenmeye ayırdığınız vaktinizi giderek azaltıp, amaçlarınızı küçük kesimler haline getirerek güne, daha sonra haftalara yayabilirsiniz.
• Uyku sisteminize dikkat edin. Gün içinde uyumayın.
• Gevşemeyi öğrenerek, kas gevşetici idmanlar yapın.
Alkol ve sigaranın yorgunluk üzerinde ne üzere tesirleri vardır?
Alkol, içiminden sonra süratle kana karıştıktan sonra kan şekerinin düşmesine ve münasebetiyle bireyde yorgunluk hissine sebep olmaktadır. Sigara, yorgunluk yapan en büyük etkenlerden biri olmaktadır. Sigara içenlerin tiryakiliğine neden olan nikotin dışında içerisinde bir çok zehirli husus bulunduran sigara yorgunluk hissi meydana getirerek içen kişinin sabahları güç kalkmasına ve yaptığı işlerde çabuk yorulmasına neden olmaktadır. Bedenin gereksinim duyduğu kimi mineral ve vitaminlerin dışında ayrıyeten en değerli hayat kaynağımız oksijen olmaktadır. Sigara ile içimize çekmiş olduğumu duman akciğerlerde birçok tahribat yaparak kişinin yeteri kadar oksijen almasının önüne geçmektedir. Kâfi oksijeni alamayan beden gece boyuncada düzgün uyumamaya neden olmaktadır. Sigara tıpkı vakit damarlarda daralmaya neden olarak kan akışının yavaşlamasına neden olabilmektedir. Sigaranın meydana getirdiği bütün bu gerilim altında beden doğal olarak yorgun düşmektedir. İçilen sigaranın yorgunluk yapması vitamin eksikliğinin oluşmasından da kaynaklanmaktadır. Beden aldığı besinlerden gereken vitamin ve mineralleri tam olarak elde edememektedir. Sigara yorgunluk hissi kişinin cinsel hayatınında olumsuz etkilenmesine neden olmaktadır.
Bu yararlı oldu mu??
0 / 0