• Kronik yorgunluk sendromu beyefendisini ve bedende birçok organı ve işlevi etkileyen bir hastalıktır. Günlük aktivitelerinizi yapamayacak ve işlerinizi tamamlayamayacak kadar olan yorgunluk halidir. size burada yorgun bir iş temposu sonrası yorgunluktan ya da bir fizikî aktivite sonrası yorgunluktan bahsetmiyorum kronik yorgunluk sendromunda günlerce haftalarca yatsanız bile hala yorgun hissedebilirsiniz, ve sıklığı giderek artmakta olan bir sendrom kendisi maalesef ve bu sendromda yorgunlukla birlikte birçok semptom görülebilir. Kronik yorgunluk sendromu bedende birçok sistemi etkileyen bir sendromdur dünya genelinde 20 milyondan fazla insanın bu sendromu yaşadığı kaydedilmiştir. Birinci resmi teşhisini 1980 yılında almıştır ve o günden bu güne kaydedilen sayı sayısı ise 200 milyon üzerindedir ve her geçen gün artmaktadır.
• Bu sendromda tek bir etken yoktur başka tüm kronik hastalıklar üzere nedenler bütünüdür aslında ve birçok vakitte bir neden sendroma neden olurken birebir neden sendromun sonucu olarak da karsımıza çıkabilir.
• Genelde grip üzere baslar .Şikâyetlerinizi başta tam da bir soğuk algınlığı geçiriyor üzere tanım edebilirsiniz, vakitle bu şikayetler giderek artar ve kalıcı olmaya başlar.
• Ve bu sendromun altında birçok besinsel eksiklik bulunmaktadır yazımın ilerleyen kısımlarında bunlara yer vereceğim.
• Kronik yorgunluk sendromu sıradan kısa vadeli bir yorgunluk hali değildir en az 6 aydır bu formda hissediyor olmanız lazım lakin şayet yorgunluğunuz her gün olmaya başlamış ise bu tarafta kötüleşme ihtimaliniz de yüksek o yüzden 6 ay beklemeyerek hayat şeklinizi ve şikâyetlerinizi gözden geçirmekte yarar var, genelde 3 aydan uzun süren yorgunluklarda doktora başvurmanız önermekteyim.
• Kronik yorgunluk sendromunda dinlenme ve uyku yarar etmez saatlerce uyusanız bile dinlenmiş kalkamazsınız.
• Fizikî aktiviteler ve sporlar şikâyetlerinizi daha da arttırabilir. Sonraki gün hatta efor sonrası keyifsizlik diye isimlendirilen bir durumla karşılaşabilirsiniz.
• Bir öbür ismi miyaljik encephalomyelitis (ME )dir. Tıbbi terim olarak kronik yorgunluk sendromu ME/CFS halinde geçer.
• Kronik yorgunluk sendromu döngüler halinde olabilir. Uygun ve makûs günler olabilir lakin düzgün günler de olağan bir biçimde değil berbat günlere göre daha âlâ günlerdir.
• En sık 40-50 yaslarda bayanlarda görülür ancak çocuklar ve erkeklerde de görülme sıklığı çoktur.
• Genelde birden fazla hadise orta düzeyde rahatsızlıklar gösterir ancak her 4 olaydan biri ağır derecede kronik yorgunluk sendromu yasamaktadır
KRONİK YORGUNLUK SENDROMU NEDENLERİ
Alttaki nedenler şimdi tam olarak tam bilinmese de bu sendromda birçok sistem etkilendiği için ortaya net bir şey koymak da maalesef zordur. En çok şüphelenilen nedenleri size sıralayalım
1- İmmün sistem sıkıntıları
2- Mitokondriyle güç üretimi problemleri
3- Beyin anormalileri
4- Kan basıncı problemleri
5- Enfeksiyon EBV, lyme bacteria, CMV, HHV6, enterovirus, parvovirus B19 alttaki en sık ve en şüphelenilen nedendir.
6- Genetik yatkınlık
7- Adrenal yorgunluk
8- Seratonn, kortizol dengesizlikleri
9- Düşük NK hücre sendromu
10- Fibromiyalji
11- Besin intoleransları
12- Disbiyozis
13- Kronik toksisite ve detoksifikasyon sıkıntıları
14- Uyku sıkıntıları
15- Tiroid ve öbür hormon dengesizlikleri
16- Psikojenik biyolojik disfonksiyon
KRONİK YORGUNLUK SENDROMU SEMPTOMLARI
Semptomları sıralarken ve teşhis koymamız için iki ana kümeye ayırmakta yarar var. Bunlar ana semptomlar ve öteki semptomlardır. Teşhis koyarken ana semptomları barındırmalı ve öteki semptomlardan en az 1,2 adedini bulundurmalısınız.
ANA SEMPTOMLAR
1-Yorgunluk
• Birçok günlük işi yapacak gücü bulamama
• Ahenge ve dinlenme sonrası yorgunluğumuzun geçmemesi
• Yorgunluk, halinin 6 ay ve daha uzun sürmesi(Yorgunluk halinin şiddeti bireyden şahsa değişebilir)
2-Efor sonrası keyifsizlik halsizlik
• Fizikî ya da mental bir efor sonrası oluşan semptomlar.
• Kişinin şikayetleri efor sonrası daha da artabilir belirttiğimiz üzere bu efor mental bir efor da olabilir.
• Uzun periyodik okuma zihinsel aktiviteler sonrası yorgunluk halsizlik
3-Uyku sıkıntıları
• Uykuya dalmakta zorlanma
• Uyuduktan sonra sık sık uyanma
• Saatlerce uyusanız bile uykunuzu almış ve dinlenmiş olarak kalkmama üzere problemler olabilir.
ÖBÜR SEMPTOMLAR
1-Kas ağrıları, eklem ağrıları; Ağrılar genelde sızlama ya da künt ağrı biçiminde tarifler ancak tıpkı vakitte batma yanma karıncalanma bıçak saplar üzere basınç hissi üzere ağrılar da olabilir.
1- Düşünmede ve odaklanmada zorlanma, kolay sorunları bile çözmekte zorlanma günlük hayatta
2- Ortostatik intolerans, yatar durumdan ayakta konuma geçtiğinizde oluşan baş dönmesi, halsizlik, manzara bulanıklığı semptomların yaşanması
3- Hafıza problemleri
4- Depresyon
5- Boğaz ağrısı
6- Baş ağrısı
7- Baş dönmesi
8- İleri derece yorgunluk, ayakta durduğunuzda şikâyetlerin artması
9- Işığa hassasiyet
10- Sıcağa ve soğuğa hassasiyet
11- Genişlemiş lenf nodları
12- Anksiyete, panik atak
13- Grip gibisi semptomlar
14- Kulak çınlaması
15- Saç kaybı
16- Kilo sorunları
17- Göğüs ağrısı
18- Nöbetler
19- Premenstrual sendrom
20- Kas spazmları
21- Kaşıntılar-vücutta kırmızılıklar
22- Cümleleri yanlış kurma sözleri yanlış söyleme
23- Görsel bozukluklar
24- Paralizi
25- Çarpıntı
26- Seksüel yetersizlik, cinsel istek azalması
27- Beyin sisi
28- Huzursuz bağırsak
29- Gece terlemesi
30- Bulantı, kusma
31- Nefes darlığı
32- Kronik kuru öksürük
33- Besin alerjileri
34- Kimyasal hassasiyet
Saydığımız üzere ana semptomların olması ve başka semptomlardan en az 1 ya da fazlasının olması sizi kronik yorgunluk sendromuna yanlışsız götürür. Bu şikâyetlerin bu sendrom teşhisini alması için 6 ay yaşanmış olması lazım tekrar belirtelim ancak siz siz olun şikâyetler 3 aydan fazla sürüyorsa bu bahiste ehil bir doktora başvurun.
KRONİK YORGUNLUK SENDROMU RİSK FAKTÖRLERİ
Herkes kronik yorgunluk sendromuna yakalanabilir tam olanların nedenleri net olarak hala bilinmemektedir lakin sıklıkla bir
enfeksiyon sonrası semptomlar kalıcı kalmakta ve tesirini devam ettirmektedir enfeksiyon geçse bile. Haydi gelin risk faktörlerine bakalım.
1- Yaş; 30-50 yas ortası daha yüksek risktedir. Ayrıyeten 13-15 yaş ortası da görülme sıklığı artmaktadır.
2- Cinsiyet, bayanlarda erkeklere nazaran görülme sıklığı 4 kat daha fazladır.
3- Genetik yatkınlık genelde birebir ailedeki bireylerde birinde varsa başkalarında de olma mümkünlüğü yüksektir bilhassa genetik anormallerin olduğu ailelerde bu risk daha da yüksektir.
4- Kimi hastalıklar
-Fibromiyalji
-Huzursuz bağırsak sendromu
-Çoklu kimyasal hassasiyeti
-Temporamandibular hastalıklar
-İnterstisyel sistit
-Kafa sarsıntısı sonrası sendrom
-Kronik pelvik ağrısı
-Kronik prostat
-Gerilim tipi bas ağrısı
5-Stress
6-Toksitite
7-Enfeksiyonlar
8-Diyetsel yanlışlar
9- Vitamin ve mineral eksiklikleri
Bu yararlı oldu mu??
0 / 0